Donanımlı İnsan

İnsan, doğduğu günden itibaren donanımlı hale gelmeye başlar ve ölünceye kadar bu süreç devam eder. Bu süreçte ailenin sosyo-kültürel yapısı çok büyük önem taşır. Bir misal verecek olursak; Ailesi müzisyen olan bir çocuğun müzik konusunda birçok bilgi edinerek yetişmesi kaçınılmazdır. Müzik konusunda donanımlı olan bu çocuk bu yönüyle diğer çocuklardan farklı bir gelişim sergileyebilir. Bu ve benzeri özellikleri ailemizden almaya çalışırız.

Fakat günümüzde geçim sıkıntısı derdinden dolayı aileler çocuklarına kendi yeteneklerini aktaramadıkları veya aktarmakta zorlandıkları görülmektedir. Bu sebeple özellikle gençlerin öğrencilik yıllarında olabildiğince kendilerini donanımlı hale getirmeleri önem arz etmektedir. Herkesin öğrendiği müfredatın dışına çıkarak farklı yetenekler elde etme hedefimiz olmalı.

Örneğin üniversitede okuyan bir öğrenci öncelikle genel eksikliklerini belirlemeli. Yetişkinler içinde durum çok geç değildir. Onlar da eksikliklerinin bir listesini yapmalıdırlar. Bunların başında dil bilmek, bilgisayar kullanmak, bilgisayarda bazı profesyonel programları (PS, video editing v.s.) çok iyi kullanmak, bir spor dalında lisanslı olmak gelebilir. Bu gibi eksik yanlarımızı tamamlayabilecek eğitimler alıp eğitim faaliyetlere katılıp sosyalleşmeliyiz.

Bu genel eksiklikleri olabildiğince tamamlamak bizleri akranlarımızdan bir iki adım öne çıkaracaktır. Bunların yanında bir müzik aleti çalmak veya ok yazmak gibi hobiler ile donanımlarımızı yani yeteneklerimizi arttırmak bizleri akranlarımızdan daha da öteye taşıyacaktır.

Üniversite yıllarında bir proje yazmak veya bir projede görev almak, proje sonuçlarını bir kongrede sunma gibi etkinlikler de CV’mizi daha da güçlendirecektir. Bu şekilde rakiplerinin önüne geçerek daha rahat ve kaliteli iş bulmanın yanında yaptığı işlerde de bu yeteneklerini kullanarak veya yeni yetenek arayışı içerisinde kaliteli ürünlerin çıkmasına sebep olabilecektir.